"EY MEKKE"
“EY MEKKE”
*Takvimler 1430’u gösteriyor.
Miladi 2009’u.
*Şimdi seni düşünüyoruz,
*Tâ geçmişini.
*Uzunca bir yolculuğa çıkalım.
.................................................
*Adem babamız hayat bulunca,
Rabbimiz demiştiki: “Ey Adem! Sen ve eşin cennete yerleşin. Orada dilediğiniz gibi bol bol yiyin, ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz.”(1)
*Ve şeytan da musallat olmuştu onlara.
*Allahın “şu ağaca yaklaşmayın” uyarısını unutturmak için.
*Ve hilesini yapınca ademle havvaya.
*Artık cennetten bir yol görünmüştü dünyaya.
*Artık cennetten bir yol açılmıştı sana “EY MEKKE”.
..................................
“EY MEKKE”
*İnsanlığa ilk devlet sen oldun.
*Sende kabul oldu ilk dua.
*Sende kabul oldu ilk tevbe.
*Sende son buldu Ademle Havvanın hasreti.
*Şeytan da kovulup gelince dünyaya,
*Sende başladı Ademoğlunun tekrar imtihanı.
..........................................
“EY MEKKE”
*Ve sende inşa edildi, yeryüzünün ilk Mabedi.
*Kâbe sendedir, Arafat sende.
*Zemzem sende fışkırdı, hayat sende.
*İbrahim sana geldi, İsmail büyüdü sende,
*Hacer annemiz bile koştu Safa ile Merve’nde.
..................................................
*Ve aradan uzun asırlar geçti. Hz İsa’dan sonra takvimler 571’i gösterirken,
*Alemlerin nuru sende doğdu.
*“Hz. MUHAMMED” doğdu.
.......................................................
“EY MEKKE”
*O zamanlar “KABEN” putlarla doluydu.
*Zulüm ve cehalet karanlıkları her tarafını sarmıştı senin.
*Mazlumların âhı vadilerinde yankılanıyordu.
*Kumlara diri diri gömülen kızların çığlıkları,
*Anaların ağıtları sanki hala kulaklarımızda.
*Ve sen ağlıyordun.
............................................
“EY MEKKE”
*Her şeye rağmen, yine de sen umutluydun.
*Çok mübarek bir elçiyi büyütüyordun, bir ana gibi kucağında.
*Sen Hz. Muhammedi büyütüyordun.
*Büyümüş 40 yaşına varmıştı o büyük insan.
*Şimdi sen bir Sevr Dağına bakıyordun, bir Hira Dağına.
*Bir güneş doğsun istiyordun.
*Üzerindeki kara bulutları dağıtacak.
*Toprağa düşmüş umut tohumlarını yeşertecek.
.......................................
“EY MEKKE”
*Beklediğin o güneş doğdu.
*Bir melek inmişti semaya
*Bir melek inmişti “Hira’ya”
*Ve sen yıl 610 diyordun.
*Evet sen “CEBRAİLİ AĞIRLIYORDUN”.
*Cebrail ademe ilk geldiğinde de sana gelmişti.
*Hz Muhammed için son kez yine sana geldi.
*Artık sen beklediğine kavuşmuştun.
*Hatemül enbiya sendeydi.
*Son peygamber sendeydi.
*“MUHAMMED AS.” Sendeydi.
............................................
*Ama Ebu Cehiller de sendeydi.
.........................................
“EY MEKKE”
*Hz.Hatice annemiz sende yüceldi.
*Ebubekir, Ömer, Osman, Ali sende Hazret oldular.
*Hz. Sümeyye sende şehid oldu.
*İmanla küfür.
*Müminle müşrik
*Sabırla gevşeklik
* Cehennemle Cennet
*Sıddıkla ihanet
*Ashabla adüv
*Sende belli oldu.
“EY MEKKE”
*Sen en çetin imtihan yeri oldun İlk Müminlerin.
..............................................
“EY MEKKE”
*Yıl 622 imanlar kemale erdi.
*Sen istemesen de,
*Müminlerin bir süre senden ayrılması gerekirdi.
*Peygamberimiz de senden ayrılırken sana mahzun mahzun bakmış ve, “Ey Mekke! Vallahi, sen, Allah'ın yarattığı yerlerin en hayırlısı, Allah katında en sevgili olanısın! Bana senden daha sevgili, daha güzel bir yurt yoktur! Çıkarılmaya zorlanmamış olsaydım, senden asla ayrılmaz, senden başka yerde yurt yuva tutmazdım." (2) diyerek sana olan sevgisini dile getirmişti.
................................................
“EY MEKKE”
*Sende doğan İslam Güneşi, kardeşin Yesrib’i aydınlatmıştı.
*Ve büyük hicret gerçekleşti Yer yüzünde
*“MUHAMMED” Medine’de.
*Kara bulutları dağılınca kardeşin Yesribin, adı da değişti.
*O artık “MEDİNE-İ MÜNEVVERE”.
*Sen “MEKKE-İ MÜKERREME”sin,
*O da “MEDİNE-İ MÜNEVVERE”.
*Seni işgal eden küffarın azgın ateşi pekçok kere çarpınca “Kardeşin Medine’nin rahmet duvarlarına”,
küfrün zorbaları bir bir yok oluyordu.
................................................
*SEVİN ARTIK EY MEKKE.
BEKLEDİĞİN GÜN GELDİ.
*YIL 630.
*SEVİN ARTIK EY MEKKE.
BEKLEDİĞİN GÜN GELDİ.
*YIL HİCRİ 8.
*Aylardan Ramazan.
*Senin Muhammmedin sana geliyor.
*Artık sen de kurtulacaksın.
*Kâbe’ni kirleten putlar kırılacak.
*Üzerindeki şirkin zulüm karanlığı ebediyyen kayboluyor.
*Lat menat hubeli duyan sokakların,
Tâ İbrahim’in “lebbeyk” sedalarıyla,
Ömer’in “Allahü Ekber” nidalarıyla çalkalanıyor.
“EY MEKKE”
*Bak yine senin Muhammed’in seni unutmadı.
*Artık tertemizsin.
*Kâben putlardan,
*Sen de Ebu Cehillerden kurtuldun.
*Artık sokaklarında kan ve göz yaşı yoktu senin.
Doğan kız bebeleri, “iyiki doğmuşum” diyordu.
*“Kız doğuran ana” da gülüyordu.
Kaben’de Hacer annem,
Mualla’da Hatice annem rahat rahat uyuyordu.
.......................................
“EY MEKKE”
*Sen ki şehirlerin anası oldun.
*Sen ki beldelerin haremi oldun.
Ey Cennetin dünyadaki kapusu Mekke
*Ey merhametin tapusu Mekke
*Ey şehirler anası Mekke
*Bak Kudüs ağlıyor
*Bak Bağdat yanıyor
*Bak İstanbul sessiz.
Sanki kıyamet yaklaşıyor.
....................................................
Dillerde kuran olsun.
Gönüller imanla dolsun.
Zalimin zulmü son bulsun.
“EY MEKKE” sana da selam olsun.
*Ey gurbetin Müminleri
Size de selam olsun.
................................................
MEKKE’NİN FETHİNİN,
Hicri 1430 ve Miladi 2009 senesinin
Şahsınıza
Ailenize
Milletimize
Alemi islama
Huzur
Mutluluk
Bereket
Barış
Kurtuluşlar
Getirmessini Cenabı Allahtan niyaz ederim.
............................................................
Saygı ve hürmetlerimle, Allaha emanet olun.
(1) Bakara Suresi 35. Ayet
(2) Ibni Seyyid, Uyûnû'lEser, c. 1, s. 181; Halebî, Insanû'lUyun, c. 2, s. 176.
YAŞAR KAPKARA
ARALIK-2009 / SULZBACH MERKEZ CAMİİ İMAM HATİBİ
RASÜLALLAH’A MEKTUP
………….Yine bir kutlu doğum gününün arefesindeyiz…………
Selam bütün yüceliklere sahip, ibadet edilmeye tek layık olana ve hamd olsun bizi müminlerden kılana.
…………………………
Selam o yeni gelecekmiş gibi, yine gelecekmiş gibi, bizi heyecanlandıran kutlu elçiye,
Selam o kutlu elçinin mesajını alan sizlere.
Selam inanmış olan gönüllere ve selam her şeye
………………………….
Seninle hasbihal etmek istedi canım Ya Rasülallah,
Seni davet etmek
Gönül dünyama seni misafir etmek istedim.
En temiz duygularımla, en samimi imanımla, seni konuk etmek istedim.
Duygularımı inceledim, ibadetlerimdeki samimiyetime baktım, gönül dünyamda gezindim, ihlas ve samimiyetimi ölçtüm.
Bulamadım Ya Rasülallah. Seni konuk edecek cesareti kendimde bulamadım.
…………… ………..
En sevgilimiz, ey sevgilimiz!
Seni evime konuk edeyim, yediğimden yedireyim, içtiğimden içireyim, gezdiğim yerlerde gezdireyim, arkadaşlarımla tanıştırayım, komşularımla buluşturayım dedim. Sana mahcup olmaktan korktum. Çekindim Ya Rasülellah.
Okuduğun Kuranı okuyamaz, yaşadığın İslamı yaşayamaz, dostu düşmanı tanıyamaz, biz ağlayamaz olduk Ya Rasülallah.
Bıraktığın sünnetini, o güzel ahlakını, örnek hayatını, aşkını, sabrını, dâvânı, anlayamaz olduk, senden uzaklaştık. Ya Rasülellah.
Ya Rasülallah ! Senden uzak kalmak ne kötü, sünnetinden ayrılmak ne acıymış. Dünyadayken bunu tattı ümmetlerin, tattık ya rasülallah.
İslam coğrafyası nasılda inliyor şimdi, gösterdiğin hedefi terk edeli.
Ama o kadar da umutsuz değiliz ya rasülallah, O bizimle, sen bizimlesin, yürekleri sevda yüklü arkadaşların aha burada.
…………………………….
Ya Rab ! Bizi dünyada da ahrette de senden, sevginden ve en sevgilinin sevgisinden ayırma.
………………………………
Ya Rasülellah. Seni konuk edemedik. Ama konukseverliğini bildiğimizden, biz sana konuk olmak istedik. Yüzlerce yıllık uzaklardan sana geldik. Seni görmeden sana inandık ve manevi huzuruna geldik. Kabul eder misin bizi?
…………………………………….
Bir kere de bize anlatır mısın islâmı ?
Tanıştırabilir misin bizi o güzide ashabınla ?
Bir kere de bizden biat alır mısın, söz alır mısın ?
……………………………………
Anladık Ya Rasülallah.
Allah için sevmek, Allah için nefret etmek, Allah için gayret edebilmekmiş islam.
Allah için vermek, Allah için yaşamak ve Allah için ölebilmekmiş İslam.
Mutlu ederek mutlu olmak, severek sevdirmek, taş atana gül atabilmek, Rabbini anabilmkmış İslam.
Camilerde saf saf durarak Rabbin huzurunda, meleklerle en yücelere yücelebilmekmiş İslam.
Hastayı ziyaret etmek, yoksulu sevindirmek, yetimi korumak, iyi ve kötü günde kardeşinin yanında olabilmekmiş islam.
Kendini hak’ın hizmetine verebilmek, düşeni kaldırabilmekmiş İslam.
Ana babanın rızasını kazanmak, akrabayı gözetmek, alacağını düşünmeden verebilmekmiş İslam.
Sadece ve sadece Allaha kulluk yaparak özgürleşmek, şeytan ve dostlarıyla mücadele ederek hakkın safında olmak, yaradanın rızasını alabilmekmiş İslam.
Her zaman ve her mekanda bir adım daha önde olabilmek, örnek ve önder kalabilmekmiş İslam.
Günah işleyince tevbe etmek, haksızlık yapınca helalleşmek, hayırda yarışmak, iyilikte yardımlaşmak, hakkın ve haklının yanında durabilmekmiş İslam.
Ölmeden evvel ölebilmek, ölürken gülebilmek, şehâdetle yüce makamlara erebilmekmiş İslam.
Ya Rasülalllah ! Tanıdım ashabını.
Ne güzel insanmış onlar, ahlakı ne güzelmiş, imanları nasılda kuvvetliymiş, ne cefakar, ne sabırlıymış onlar. Gökteki yıldızlar gibi nasılda aydınlatıyorlar karanlık dünyamızı şimdi, imanlarıyla amelleri nasılda barışıkmış onların.
Tanıdım Ya Rasülelllah !
Sana ilk inanan, ölene dek her şeyiyle sana en çok destek olan Hatice Annemizi,
Sadâkatin zirvesinde, cömertlikte en önde, Sıdık-ı Ekber Ebu Bekir Efendimizi
Kur’an âşığı Osman Efendimizi
Adalet timsali, Ömer Efendimizi
İlmin kapısı, Ali Efendimizi
Şehidler Şehidi Hamza Efendimizi
Mus’abları, Habbabları, Ammarları, Yasirleri, Sümeyyeleri, Fâtımaları, Zeynepleri tanıdık, tanıdık Ya Rasülelllah
Seni her şeyden daha çok seven, sevgilerini “Fedeke ebi ve ümmi Ya Rasülellah” “anam babam sana feda olsun” diyerek islam tarihinin inmeyecek sancağı yapan ashabını tanıdık Ya Rasülelllah.
………………………………
Ya Rasülelllah ! Şu anda, buracıkta sana söz veriyoruz.
Akabede Medineli kardeşlerimiz gibi ellerimizi uzatıyor, yüreklerimizle sana söz veriyor, biat ediyoruz. Ya Rasülelllah
Darda ve ferahta, sevinçte ve kederde, dinleme ve itaat etme üzerinde, nerede olursa olsun Hakkı söyleyeceğimize, Allah yolunda hiç bir kınayanın kınamasından korkmayacağımıza," söz veriyoruz.
Hiç bir şeyi Allah'a eş ve ortak koşmayacağımıza,
Her işimizde Allah ve Rasülünün hükmüne gönülden razı olacağımıza,
Hırsızlık yapmayacağımıza,
Zinadan uzak kalacağımıza söz veriyoruz Ya Rasülelllah.
Çocuklarımızın maneviyatını öldürmeyeceğimize,
Yalan - dolanla kimseye iftirada bulunmayacağımıza,
Hiç bir işte sünnetine muhalefet etmeyeceğimize,
Aldığımız görevleri hakkıyla yerine getireceğimize,
Emaneti koruyacağımıza, söz veriyoruz Ya Rasülelllah
Her Mümini kardeş bileceğimize,
Kardeşlerimize daima yardım edeceğimize,
Kur’anı ve Sünneti öğrenip, yaşamaya gayret edeceğimize, söz veriyoruz Ya Rasülelllah
Nefsimize ve şeytana uymayacağımıza,
Ana babamıza saygılı olacağımıza,
Komşularımızla iyi geçineceğimize,
Faydasız şeylerle uğraşmayacağımıza, söz veriyoruz Ya Rasülelllah
Her işimizde Rabbimizin rızasını arayacağımıza,
Beş vakit namazı vaktinde ve cemaatle eda etmeye çalışacağımıza,
Haksızlık karşısında susmayacağımıza,
Hesap gününü, cenneti ve cehennemi unutmayacağımıza, söz veriyoruz Ya Rasülelllah
Kendimizle, inançlarımızla, geçmişimizle ve geleceğimizle barışık olacağımıza,
Söz veriyoruz Ya Rasülellah.
Ruhlar aleminde verdiğimiz ilk sözümüzle,
En içten ve en samimi duygularımızla söz veriyoruz.
Bir kere de biz sana biat ediyoruz Ya Rasülelllah
………………… Şâhid ol yâ Rab! Şâhid ol yâ Rab! Şâhid ol yâ Rab!
Saygılar sunuyorum. Allaha emanet olun.
ŞİİRİN KLİBİNİ İZLE
SEVDİM SENİ YA RASÜLELLAH
Sevdim seni ya Rasülallah,
Sevmeye en layık sensin diye sevdim
İnsanlara, cinlere hatta Peygamberlere de şefaat edensin diye sevdim
Düşmanına bile merhametli, âlemlere rahmet olansın diye sevdim
İnsanlığa hadim, ilk ve son nur sensin diye sevdim
Sevdim seni ya Rasûlallah,
Bize yol gösterensin diye sevdim
Beşere en güzel örnek, taş atana gül verensin diye sevdim
Kalbime nur, hayatıma yön verensin diye sevdim
Son ilahi mesajla gelip, putçuluğa son verensin diye sevdim
Sevdim seni ya Rasülallah,
En son Peygamber sensin diye sevdim
Batılın her çeşidini yıkmak için, hak ile gelensin diye sevdim
Allahın dinini dünyada en kemale erdirensin diye sevdim
İnanmış gönüllere şifa, yüce Kuranla gelensin diye sevdim
Sevdim seni ya Rasülallah,
Sözünde sadık, vaadinde duransın diye sevdim.
Lakabı el emin, ahlakı kuransın diye sevdim.
Müminlere mücdeci, aleme burhansın diye sevdim
Zulmün karanlığında islam güneşi doğduransın diye sevdim
Sevdim seni ya Rasülallah
Nebiler bahçesinde en has gonca, en son açansın diye sevdim.
Miskten de güzel kokunla, aleme nur saçansın diye sevdim
En yüce makamlara, cebrailden de öte, rabbine uçansın diye sevdim.
Miracında ümmetini dileyen, sıratta kucak açansın diye sevdim.
Sevdim seni ya Rasülallah,
Rabbimin âleme son selâmısın diye sevdim
Batılı zâil eden Hakkın değişmez ahir kelamısın diye sevdim
Mücdecim, rehberim, peygamberimsin diye sevdim.
Makamı Mahmud, adı güzel, kendi güzel Muhammedsin diye sevdim.
Yaşar Kapkara
Sulzbach Camii İmam Hatibi
04 - 09 - 2006
ŞİİRİN KLİBİNİ İZLE
SEN MÜSLÜMAN
Adın Müslüman
Her yerde her an
Rabbinden ünvan
ADIN
Adın Müslüman
Uyduk Sünnete
Geldik gurbete
Cümle millete
ÖRNEK
Örnek Müslüman
Kötüye hayır
Yolunu ayır
Sevgiyi kayır
CANDAN
Candan Müslüman
Beş kez ezan duy
Hemen hakka uy
Abdest ile yuy
ZENBİN
Zenbin Müslüman
Konuşma zanla
Oku ve anla
Her an Kuranla
YAŞAR
Yaşar Müslüman
Ömür çok kısa
Kapılma hırsa
Nebi ne verse
AL SEN
Al sen Müslüman
Ölüm pek yakın
Unutma sakın
Cennete akın
AKIN
Gider Müslüman
Y.KAPKARA 2009 /SULZBACH
